Seyahat Günlüğü

GSTAAD HAKKINDA HERŞEY: İSVİÇRE ALPLERİ’NDE KAYAK KEYFİ

Eğer dünyanın bir kalbi varsa şuan İsviçre’de atıyor. Dünyanın en zengin insanların gizli paraları burada uyurken biz bir grup çılgın Türk olarak Gstaad Zirvesi’ni zorluyoruz.

Dünyanın en ünlü kayak merkezlerinden biri olan Gstaad İsviçre’de bulunuyor. İstanbul’dan Zürih’e 3 saatlik bir uçuşla ulaşıyorsunuz. Havaalanından ister trenle (iki yada dört aktarma yaparak), ister ayarlayacağınız bir transfer şirketi ile 3 saatte Gstaad’a varıyorsunuz. Bizim gibi 14 yetişkin, 8 çocuk, 3 bebekten oluşan kalabalık bir grupsanız ve yaklaşık 40 adet bavulunuz varsa treni falan boşverin kendinize dilerseniz size önerebileceğim yerel bir transfer firması ayarlayın. Ben de İsviçre’de yaşayan Türk dostum Ebru sayesinde oldukça uygun fiyata ayarladım.

Kuruluşu 1300’lere dayanan bu dünyalar zengini ülkenin başkenti herkes Zürih olarak düşünse de Bern’dir. İsviçre’nin coğrafi yapısı ağırlıkla Alplerden oluştuğu için yerleşim ülkenin platosunda yoğunlaşmıştır. Sınır komşularının etkisiyle Almanca, Fransızca ve İtalyanca konuşulur. Rivayete göre dünyanın altın stoğunun %20’si Zurih sokaklarının altında bulunan korunaklı kasalarda saklanır. Para birimi İsviçre Frangı’dır (CHF). Hem insanların tavrı hem de mimarisiyle zenginliği en güzel taşıyan şehirlerden biridir. Şehrin merkezinde Alplere bakan, etrafında da yürüyüş alanları bulunan Bellevue adında bir göl bulunur. Tarihi bir tren istasyonu vardır. İsviçrelilerin en sevdiği yemekler arasında ilk sırada Cervelat (bir tip sosis) ve yumru şeklinde bir ekmek ile Feldschlösschen (yerel bir bira) bulunuyor. Fondü, raklet ve et de çok yaygın..

IMG_9251

Gstaad’ın asaletinde yatan unsur modern ve lüks detayların olağan üstü şıklıkla gelenekselle iç içe geçirilmişliğidir. Doğal güzelliği bakın size şöyle anlatayım. Burada kadrajı herhangi bir yere çevirip gözü kapalı fotoğraf çekseniz kartpostal niteliğinde kullanabilirsiniz.

IMG_9685

Alplerin en şık, lüks ve gözde kayak merkezlerden olan Gstaad, yıllardır Avrupa sosyetesinin uğrak yeridir. Kasım’dan Mayıs’a dek karla kaplı olan bu rüya kasabanın sokaklarında alışveriş yapan kürklü zarif bayanları, kafelerde fondü ve şarap keyfi yapan şık centilmen beyleri ile asil bir görüntü sergiler.

IMG_9690

Lüks otelleri, şale stili binaların yan yana dizildiği ışıltılı sokakları, gurme restoranları, şık gece kulüpleri, pahalı butikleri, buzullar, dağ gölleri ve bembeyaz büyüleyici manzarasıyla 3000 metrelik masalsı bir zirvedir. Prens Charles ve Grace Kelly gibi kraliyet ailesi mensuplarından Kofi Annan gibi politikacılara, Elton John gibi dünyaca ünlü şarkıcılardan, Elizabeth Taylor gibi ünlü oyunculara Elle McPherson gibi modellere, birçok ünlü ismin gözdesidir. Ayrıca her seviyede kayakçı için sunduğu farklı seçenekler ile sportmenleri de cezbetmektedir.

IMG_0188 IMG_0185

Gstaad’a gidince Glacier 3000 buzulundaki zirve yürüyüşünü kaçırmamak lazım. Glacier 3000’e kapalı bir vagonda çıkıyorsunuz. Dünyanın tepesine çıkıyor olma hissi çok güzel. Tam çıktığınız noktada bulunan Restourant Botta’nın en üst katına çıktığınızda View Point zirvesine ulaşıyorsunuz. Bu zirveyi Scex Rouge zirvesine bağlayan 107 metre uzunluğundaki asma köprüden (Dünyada iki zirveyi birbirine bağlayan bu ilk ve tek köprüdür) Matterhorn, Mont Blanc, Eiger, Mönch ve Jungfrau’nun eşsiz manzarasını izlemek müthiş bir keyif…

DCIM100GOPROGOPR1150.

DCIM100GOPROGOPR1150.

IMG_9721

IMG_0205

Bu keyfi yaşadıktan sonra aşağı geri inip kısa bir telesiyeje biniyorsunuz. Buradan 45 dakikalık bir zirve yürüyüşü yapıyor ve zirvenin sonunda Refuge L’espace adlı restorana ulaşıyorsunuz. Dağın tepesinde kalabalık grubumuzla yaptığımız bu uzun yürüyüş hepimize iyi geldi.

DCIM100GOPROG0031192.

DCIM100GOPROG0031192.

Gstaad’ta kışın kayak, karda golf, fayton gezisi veya husky köpekler ile kızak keyfi yapabilir veya balon ile Gstaad semalarına uçabilirsiniz. Fakat husky köpeklerle kızak keyfi yapabilmek için gitmeden önce rezervasyon yaptırmanızı öneririm çünkü yoğun talep görüyor ve kasabada şuanda tek bir kişi bu hizmeti sunuyor. Biz o yüzden bu turu yapamadık. Onun yerine Lauenen kasabasında at arabasıyla uzun bir gezinti yaptık. Tüm kasabayı kızaklı faytonla gezmek müthiş bir keyifti.

ETKİNLİKLER:

Aralık’ta Gstaad Palace Otel’de Ferrari ve Maserati müzayedeleri, 20 Ocak’ta bir hafta boyunca Balon Haftası etkinliği, Şubat başında 7 gün boyunca Saanen tepesindeki kilisede klasik müzik festivali, 2 Mart’ta karda golf turnuvası, Temmuz-Ağustos’ta Credit Suisse Open tenis turnuvası, Ağustos’ta Hublot Polo Golf turnuvası, Temmuz-Eylül arasında Menuhin Gstaad müzik ve tiyatro festivali gerçekleşiyor.

Kalınacak Hoteller:

Gstaad’da gidilecek restoranlar ve oturulacak lounge lar genelde otellerin içinde bulunuyor. Burada sanki Las Vegas’daymışcasına otel otel geziyorsunuz. Bu saydıklarımdan birinde kalabilir yada bu otellere gezmeye, oturmaya, yemek yemeye gidebilirsiniz.

IMG_9694

Gstaad Palace Hotel (Gstaad’ın en görkemli oteli, dışardan şato gibi ve heryerden görünen bir yapı)

IMG_9675

The Alpina Hotel (Muhteşem bir dizayna sahip ve çok klas bir dağ oteli)

Park Staad Hotel (Grand Hotel Park)

Hotel Olden (Gstaad’ın simgesi niteliğinde)

Posthotel Rössli (Gstaad’ın en eski oteli; 1845)

Ultima Hotel (çok lüks bir butik otel)

Hotel Gstaaderhof (tam merkezde bulunan tatlı bir butik otel)

IMG_8504

İsviçre’de hava çok soğuk ama chalet tipi oteller ve mekanlarda ortam çok sıcak, kahvaltı çok keyifli. Kaldığım otel olan Gstaadernof’un kahvaltı büfesi oldukça zengin, çeşit çeşit bitki çayları, kayak öncesi güç ve enerji veren detoks etkili meyve suları, lezzetli İsviçre peynirleri, taze kruvasanlar, meyveler ve ev yapımı nefis ekmekler bulunuyor.

IMG_0787

Patates Röşti: İsviçre usulü patates al dente haşlanıp rendelendikten sonra tavada tereyağı ile kızartılıp sunuluyor. özellikle kahvaltılar da ve et yemeklerinin yanında müthiş bir garnitür oluyor.

IMG_8634

Odalar manzaralı, ferah ve rahat. Spa merkezi tatmin edici. Otelin yemekleri de çok başarılı. Büyük aile odaları sayesinde hepimiz çok rahat ettik. Hem merkeze, hem de pistelere yakın oluşu, pistlere ücretsiz servis hizmeti sunuşu çok güzeldi.

Ayrıca Gstaad’da pek çok noktaya üzerinde ‘’Ski Bus’’ yazan otobüslerle ücretsiz ulaşım sağlayabiliyorsunuz.

ÖĞLEN DAĞDA GİDİLECEK RESTORANLAR 

IMG_8376 IMG_8187IMG_8378

IMG_8292IMG_8291

Kayakçılar için en keyifli pistlerden biri olan Eggli’nin telesiyejle çıkış noktasında bulunan Mountain Restaurant Eggli’nin rustik atmosferinde muhteşem dağ manzarasına nazır krep ve şinitzel keyfi yapabilirsiniz. Burrata, patates kızartması ve kremalı çorbası da mükemmel. Burası dostum Eda Atalay’ın favori mekanı oldu.

IMG_9257

2070 metre yükseklikteki Wasserngrat tepesinde bulunan ve sadece üyelere özel olan Eagle Club’ın ızgara sosis ve patates püresi çok meşhur.

IMG_9693

DCIM100GOPROGOPR1070.

IMG_9692

Snapseed IMG_8979

 

 

Tabi üye değiliz, ‘’Bu tepenin keyfine varamayacak mıyız?’’ diye üzülmeyin. Bu mekanın hemen çaprazındaki Restaurant Wasserngrat enfes bir manzaraya, büyüleyici ve keyifli bir ortama sahip. Güneşlenme terasında harika fotoğraflar yakalayabilir, restoranında leziz yemekler yiyebilirsiniz. Bence Gstaad’ın en keyifli kayak molası mekanı burasıydı! Özellikle yaptığı nefis mereng (İsviçreli ve Fransız’a göre Mereng, bize göre Beze adıyla bilinen tatlı kurabiye) ve Sliced viel zurich style (Zürih stili dilimlenmiş dana eti eşiliğinde nefis patates kızartması) ile Seda Kaşıbeyaz’ın favori mekanı olmayı hak etti.

Rougemont tepesine çıkarsanız gurme kayakçılar için bir mabed olan restoran enfes dağ manzaralarına nazır nefis İsviçre ve Fransız lezzetleri sunan Le Comptoir d’Enhaut adlı mekana gidebilirsiniz.

Glacier 3000’deki Restoranlar:

IMG_9983 IMG_9996 IMG_0208 IMG_9915

 

45 dakikalık zirve yürüyüşünün son bulduğu noktada nefes kesen manzarasıyla Refuge l’Espace muhakkak görülmesi gereken yerler arasında. Özellikle Elmalı Tart, patatesle sunulan eritme peynir tabağı grupça çok beğeni topladı. Merenge (bizim beze olarak bildiğimiz) görsel olarak güzel olsa da Wasserngrat’ta yediğimiz kadar başarılı değildi. Burada kendinizi dünyanın tepesinde hissediyorsunuz. Tabi çok soğuk oluşunu da göze almalısınız!

Glacier 3000 telesiyejinden çıktığınızda o 45 dakikalık yürüyüşü yapmadan önce sizi karşılayan mekanlar: Restaurant Botta, Restaurant Oldegg ve Rooster Bar Reusch oluyor. Nefes kesen manzaralı ortamlarıyla buraları da mutlaka keşfetmelisiniz.

AKŞAM YEMEKLERİ

IMG_8425 IMG_8427 IMG_8416 IMG_8412 IMG_8407IMG_8410

Gstaad’ın havalı otellerinden biri olan Grand Hotel Park, yani Park Gstaad’ın içinde yer alan müthiş bir steak konsepti olarak Chubut’a bayıldık! (Şubut diye okunuyor) Şömineli ortamı, nefis etleri, şahane sunumları, keyifli, elegan ve şık atmosferiyle gruptaki herkesin beğenisini kazandı. Ferhat Sayın’ın favori mekanı burası.

IMG_8735 IMG_8753IMG_8745

IMG_8760

 

Le Grill

Gstaad’ın en görkemli ve havalı oteli olan Gstaad Palace’ın içinde yer alan 3 restorandan biri Le Grill. Kaşıbeyaz Restoranları’nın sahibi Suat Kaşıbeyaz’ın özellikle dikkatini çeken bu restoranda Türkiye’de olmayan bir pişirme tekniğiyle pişen özel etlerinden tatmanızı öneririm. Kömüre bulaşmadan, odun ateşiyle pişiyor. Izgaranın arka kısmın yanan odunun külleri etin piştiği ızgaranın alt kısmına doğru çekiliyor. Böylece odunun isi, kokusu ete siniyor. Çok başarılı bir sistem. Seçimimiz şefin tavsiyesiyle ‘’Kanada Tomahawk’’ oldu. Tadı muhteşemdi. Oldukça pahalı bir restoran olduğunu da eklemek isterim. Menüdeki fiyatı 210 Chf.IMG_8767

Le Grill’in hemen yan kısımdaki Gildos ise İtalyan mutfağından lezzetler sunuyor. Özel bir raviolisi var ki muhteşem. Makarnaları da fena değil. Tüm düzeneği getirip masanızda hazırlıyorlar. Masanızın yanında pişiriliyor. Herşey bir yana Trüflü Risotto’su harikaydı! Bu mekan Fatih Atalay’ın favorisi olmaya hak kazandı.

La Fromagerie ise; Gstaad Palace Hotel’in içinde, şık bir dağ evi atmosferinde kendine has tarifleri ve şampanyayla pişirilmiş İsviçre fondü ve raklet çeşitlerini sunan yerel bir restoran.

Gstaad Palace Hotel’de dünya mutfağından seçenekler sunan Le Grand Restaurant & La Grande Terasse de denenebilir.

IMG_9656 IMG_9658 IMG_9657 IMG_9666 IMG_9600 IMG_9594

 

Rialto

Kasabanın merkezinde yani Promenade caddesinde, çok tatlı bir binanın içinde rahat ve samimi ortamında sunduğu İtalyan lezzetleri ile çok gözde olan restoran & bar olarak hizmet veriyor. Burası da lemongrass çorba, lobbster risotto (ıstakozlu risotto) ve dört peynirli nefis pizzası ile dostum Hilal Üstündağ’ın favori mekanı oldu.

IMG_0511 IMG_0618 IMG_0532 IMG_0555 IMG_0551 IMG_0549

 

Olden

Promenade caddesinde, kasabanın tam kalbinde ve Gstaad’ın sembolü niteliğideki 16 odalı Hotel Olden’in içinde yer alan Olden Restaurant en favori mekanlarımızdan birisi oldu. Rahat, samimi ve lezzetli bir İtalyan restoranı olması bunun en büyük sebebiydi. Hamdi Restoranları’nın sahibi Şevket Arpacı burada İtalyanlara çoban salata yapmasını bile öğretti. Ama hakkını verdiler, hakikaten nefis oldu!  Gstaad’ın simgesi niteliğinde, en eski en tarihi ve en tatlı oteli. Bana fotoğraf çekimlerinde çok destek oldular, food blogger dostu bir mekan kendimi Türkiye’de bir restoranda gibi hissettim. Getirip herşeyi ilk önce benim önüme koydular. gözünü sevdiğimin italyanları… Trüf mantarlı risotto ve safranlı risotto favorimdi. Uzun zamandır bu kadar güzelini yememiştim. Trüflü risotto sevenler muhakkak burayı denemeli. İncecik kesilmiş ve dürülmüş nefis dana eti herkesin beğenisini kazandı. Tatlılar efsaneydi. Özellikle Apple Strudel hayatımda bu kadar güzeli yemedim diyebileceğim kadar başarılıydı! Creme Brulee ve Tiramisu da denemeye değer lezzetler. Şevket ve Emine Arpacı çiftinin favori mekanı burası oldu!

La Bagatelle, Hotel Le Grand Chalet’nin içinde yer alan, Gstaad’a tepeden bakan, enfes manzarasıyla nefes kesen, romantik bir ortama sahip olan mekan İsviçre mutfağına ait harika lezzetlerle beraber dünya mutfağından da seçenekler sunuyor.

Gstaad’ın en eski oteli olan (1845) Post Hotel Rössli’nin içinde yer alan Stübli

Gstaad’ın popüler restoranlarının başında geliyor. İsviçre mutfağına ait lezzetler sunuyor. Buraya daha çok yerel halk gidiyor. Fiyatları diğer restoranlara göre daha makul. Gstaad’ın merkezinde bulunuyor.

IMG_8394

Chesery, Robert Speth, Ober Gstaad, Lauenenstrasse

Kasabanın tam merkezinde yer alan Chesery, hem öğlen hem akşam tüm yerel halkın adeta buluşma noktası niteliğinde bir mekan. Çeşit çeşit peynirlerden oluşan peynir tabakları, fondü ve raklet çeşitleri sunuluyor. Daha çok akşamları klüp, bar olarak revaçta. Dışardan görüntüsü de çok güzel. Görkemli bir chalet tarzında.

The Alpina Hotel’in oldukça büyüleyici bir dizaynı ve atmosfere sahip. Piyano eşliğinde canlı müzik yapılan, bar ve lounge kısmı bulunan, şömine başında oturabildiğiniz çok keyifli bir lobisi var. Bu otelde üç farklı restoran bulunuyor. Emre Üstündağ’ın favorisi The Alpina Hotel’in lounge kısmı oldu.

Restaurant Sommet: Bir michelin yıldızlı, nefis bir ortama sahip olan, etleri ve tadım menüleriyle meşhur enfes bir restoran.

IMG_9389

Restaurant Megu: Ünlü Fransız iç mimar Noé Duchaufour-Lawrence tarafından tasarlanan bu mekan Japon mutfağından seçenekler sunuyor. Belkıs Sayın’ın favori mekanı da burası oldu!

Swiss Stübli: Rahat ve samimi olduğu kadar şık ve elegan bir ortamda İsviçre mutfağına ait lezzetler, fondü, raklet çeşitleri sunuyor.

Rougemont’ta bulunan Café du Cerf canlı müzik eşliğinde fondü ve raklet sunuyor.

Hotel Gstaaderhof’un alt katında yer alan Restaurant Saagi rahat ve samimi şale ortamında fondü ve raklet çeşitleri sunuyor.

Hush Restaurant, Haupstrasse, Gstaad

Gstaad’daki çoğu restoranın şale usulü atmosferinin aksine modern bir dekorasyon hakim. Uzakdoğu ve Hint lezzetleri sunuyor.

Baren-Gsteig, Gsteigstrasse 1, Gsteig

Gstaad yolu üzerinde sıcak ve rahat atmosferinde sunduğu yerel lezzetler ile lokallerin favorisi olan restoran gidiş veya dönüş yolunda mutlaka uğranması gereken bir durak.

BAR VE KULÜPLER

Chesery, Promenade

Hush Bar, Promenade

Greengo / Gstaad Palace Hotel

Porsche 911 Bar / Grand Hotel Bellevue, Hauptstrasse

IMG_9582

Kayakçı bebeklerimiz Gstaad’da çok ilgi gördü. Kayak sporuyla çocuklarınızı küçük yaşta tanıştırmanızda fayda var. Sömestre tatillerinde en güzel aktivite oluyor.

Vaktiniz olur da değişik bir yerler keşfetmek isterseniz görülmesi Gereken En Tatlı Yer: Cailler Çikolata Fabrikası olacaktır. Burası İsviçre’nin en iyi çikolatasını ürettiği kabul edilen yerdir.

İsviçre deyince aklımıza peynir, çikolata, inekler, dağlar, göller, köyler gelir. bunların hepsini bir arada bulabileceğiniz az bulunur yerlerden biri Gruyères (Gruyer)’tir. İsviçre’nin dünyaca ünlü gravyer peynirinin anavatanı Gruyeres, görkemli şatosu, Arnavut kaldırımlı sokakları ve tablo gibi evleriyle ortaçağdan kalma rüya gibi bir kasabadır. Cailler Çikolata Fabrikası da burada bulunuyor.

Related Posts

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir