1997’de açıldığı günden beri; tam 17 senedir değişmeyen çizgisi, kalitesi ve nezih ortamıyla Bebek’in ilk göz ağrısı olan Koru Kahvesi ismini iki yanında uzanan Arif Paşa Korusu ve Ayşe Sultan Korusu’ndan esinlenerek almış.
Sahipleri Macit & Oya Eflatun çiftinin kişiliklerini yansıttıkları çok klas bir kafe, çalışan 10 kişilik ekibi de Koru Kahvesi’nin geçmişi kadar kıdemli. Ailenin bireyleri gibi olmuşlar, gelen misafirlere de o sıcaklıkta yaklaşıyorlar, hemen içlerine alıyorlar.
Ortam çok sıcak ve o kadar huzur veren bir atmosferi var ki, içeriye girer girmez bir rahatlama hissediyorsunuz, günün yoğunluğu, yorgunluğu ve stresi hemen kalkıyor üzerinizden, o güzelim zarif porselenlerle servis edilen kahvenizi yudumlarken bir yandan da dekorasyonu incelemekten kendinizi alamıyorsunuz. Her bir detay o kadar hoş ki… Oya Hanım’ın da dediği gibi tam bir müze ambiyansı var. Oya Hanım’ın çok etkileyici bi aurası var, bence mekana da aynı şekilde sirayet etmiş. Hakikaten de içerinin havasını solur solumaz bunu anlayacaksınız. Dünya tatlısı Macit Bey ise buranın sırrını şu cümleyle özetliyor: ‘’Herkes burada evinde gibidir. Boğaz’a uzanmış bir evin misafir salonunda ağırlanıyormuş gibi hissederler.’’
Bebek Koru Kahvesi, bakanlardan bürokratlara, büyük iş adamlarından, devlet erkanına ve tanıdığımız sanatçılara kadar herkesin bildiği, sevdiği, geldiği ve rahat ettiği nezih bir mekan.
‘’Peki kimler genelde neler yer?’’
Bürokratlarımız geldiklerinde en çok ‘’Levrek Izgara’’, iş adamlarımız genelde ‘’Mantar Soslu Bonfile’’, oyuncu, sanatçı, müzisyen, tv yıldızları gibi ünlülerimiz de genelde ‘’Beef Straganof Salatası’’, ‘’Tavuk Salata / Susamlı Hellimli Tavuk Salata’’ yemeyi tercih ederlermiş. ‘’Akdeniz Usulü Beğendili Bonfile’’ ve ‘’Koru Piliç / Köri Soslu Ananaslı Tavuk’’ ise herkes tarafından çok sevilirmiş.
Buraya gelen ünlüleri saymakla bitmez, kim aklınıza geliyorsa muhakkak misafir edilmiştir, örneğin ben bu öğlen Metin Uca’ya rastladım, mercimek çorbası içiyordu, ana yemeğimi seçerken kendisinden tavsiye istedim, önce ezberinden neredeyse bütün menüyü saydı, sonra yüzümde yarattığı karmaşayı gördüğü anda ‘’Café de Paris Soslu Bonfile’’ olsun diyerek kısa sorumun uzun cevabını noktaladı.
Bebek Koru Kahve’nin en çok tutulan yemeği olan “Café de Paris Soslu Bonfile” safranı bol lokum gibi bir et. Ince ince dilimlenmiş bonfileler, 38 çeşit malzemeyle yapılan ve ana maddesi tereyağı olan Café de Paris sosuna yatırılyor ve yaptıkları leziz patates kızartmasıyla servis ediliyor. Soğuduğunda bile et yumuşacıktı, sosu ayrı, patates kızartması ayrı lezzetliydi. Şiddetle tavsiye ederim. 49 TL.
Her yazımda mutlaka değerlendirdiğim bir kriter olarak, çeşidi bol olan salatalarıyla ve ızgara çeşitleriyle sporcuyla da dost bir mekan.
Bebek koru Kahvesi’nin tam 11 çeşit salata seçeneği mevcut, hepsi tek başına ana yemek gibi doyurucu. tavuklu ve balıklı seçeneklerin yanısıra dikkati çeken Somonlu Yeşil Salata 39 TL, Parmesanlı Roka Salata 32 TL, Nar Ekşili Roka Salata 32 TL ve tabiki en çok sevilen Beef Straganoff Salata 39 TL muhakkak denenmeli.
Bol ıspanakla yapılan ‘’Ispanaklı Krep’’ sevilen bir başlangıç spesiyali. 29 TL. Izgara tavuk dilimleri, soğan, renkli biber, domates, cheddar, yeşillik malzemeleriyle lavaş ekmeğine sarılarak yapılan ‘’Tavuklu Wrap’’ özellikle gençler tarafından çok tutuluyor. 35 TL. ‘’Bizim Steak wrap’ı çok severler ‘’diye eklemeyi de ihmal etmiyorlar. Merak ettim doğrusu, bir sonraki gidişimde mutlaka deneyeceğim. 42 TL.
Içkiyle beraber güzel bir meyve tabağı alabilisiniz.
Bira içenler için ‘’Sıcak Tabağı‘’ çok ideal olabilir, içinde çıtır tavuk, soğan kroket, patates kroket, elma dilim patates, köfte ve sosis var. 38 TL.
Şarap sevenler içinse içeriğinde en az 10 çeşit peynir bulunan üzüm, kurukayısı ve cevizle süslenmiş ‘’Peynir Tabağı’’ çok keyifli bir seçim olacaktır. 40 TL.
Kahve ve tatlı keyfini tercih edenler içinse tartışmasız ‘’Brownie’’ derim. Hele o şık porselenlerdeki güzel sunuma bayılacaksınız.
Bebek Koru Kahvesi Fransız, İtalyan, Akdeniz mutfağından zengin bir öğle ve akşam yemeği menüsüne sahip olması bir yana, esas haftasonu ve tatil günleri sunduğu geniş açık büfede kahvaltısıyla ünlenmiştir.
Açık büfe kahvaltı , 09.00 ile 15:00 arasında veriliyor, kişi başı 70 TL. Çay, kahve, süt, meyve suları ve sıkma portakal suyu limitsiz. Kahvaltıda reçellerin ve peynirlerin diyet seçenekleri de mevcut. Kahvaltıda sunulan çok fazla çeşit var, hepsini yazabilmek mümkün değil, birgün mutlaka gidip yerinde bizzat denemelisiniz. Zaten bir ‘’Bebek Koru Kahvesi Kahvaltısı’’ etmeden bu dünyadan gitmeyin derim.
Haftaiçi sunulan Türk usulü kahvaltı 48 TL. Çay, kahve sınırsız.
Işte bu da Muhteşem Yüzyıl’ın Hürrem’I Meryem Uzerli’nin bayıldığı ‘’Hamursuz Kek’’. Bu kek sipariş üzerine ve bazı özel günlerde yapılıyormuş. Içinde hamursuz unu, portakal, ceviz, yumurta ve şeker var. Gluten içermiyor.
Mekan çok temiz, tüm yemekler normalin üzerinde bir titizlikle yapılıyor. Macit Bey’in zehirlenme fobisi olduğu için mide ve bağırsak hatalarına tahammülü yok. Kendinizi ekstra güvende hissedebilirsiniz.
Özetle hem temiz, hem sıcak hem nezih, hem de lezzetli bir mekan. Hepsini birarada bulabileceğiniz nadir yerlerden… Özellikle eklemek isterim ki buranın sırrı sahiplerinde gizli, gittiğinizde muhakkak tanışın anlayacaksınız.
Fiyatlar ortalamanın üstünde fakat alkol fiyatlarının civardaki muadil yerlere gore daha makul olduğunu da eklemek gerek. Amaç keyifli yemek yedirmek gibi görünüyor.
Karşılama- *****
Servis- *****
Menü- *****
Dekor- *****
Ambiyans- *****
Fiyat- ***
Hijyen- *****
Sporcu dostluğu- *****